İş

Beklentimiz sürdürülebilir barınma alanları yaratmak.

Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet KAYA:

Depremin ardından yapılan incelemelerde yaklaşık 25 bin evin hasar gördüğü, 14 binin üzerinde ağır hasarlı, 10 binin üzerinde ise orta hasarlı olduğu belirlendi. Kentte hasarlı binaların yıkım çalışmaları sürüyor. 150 bin kişi barınma sorunuyla karşı karşıya kaldı. Kent genelinde barınma sorunu yaşayanlar, aileleriyle birleşerek ve kırsal bölgelere taşınarak bu sorunu çözmeye çalıştı. Kentte şu anda 7 bin 500 kişi geçici yaşam alanlarında yaşıyor.

Barınma sorunu yaşayanlar şehirlerde ve kırsalda aileleriyle birleşerek yaşamlarını sürdürüyorlar. Diğer deprem illerinden kırsal kesime göç eden aileler de vardı. Özellikle çalışmak için diğer deprem illerine göç eden aileler geri dönerek kırsal kesimde ailelerinin yanında kalmaya başladılar.

İşgücü kaybı orta vadede derinleşebilir

Kentte, hasar gören binalardaki üretim ve hizmet alanları dışında iş gücü kaybı yaşanmadı. Şehir depremden sonra mevcut istihdamı korumaya çalıştı. İnşaat sektöründe diğer deprem illerine kayan bir işgücü var.

Ancak bunun da kalıcı olduğunu düşünüyoruz. Depremin etkilerinin ve ekonomik sorunların etkilerinin derinleşmesi nedeniyle orta vadede iş gücü kaybının yaşanacağını varsayıyoruz. Diyarbakır’daki yerel kurumlar olarak depremin hemen ardından bir araya gelerek kriz masası oluşturduk.

Binalarımızı ve işletmelerimizi vatandaşlarımıza açarak temel gıda ve ihtiyaçlara yönelik destek sağladık. Kendi gücümüz ve kapasitemizle sağladığımız işbirlikleriyle çalışmalarımızı sürdürdük. Hasar gören işyerlerimize maddi destek sağlamak için çalıştık, barınma sorunu yaşayan ve iş bulmakta zorlanan ailelere destek olduk.

228 işletme ve esnafa hibe desteği sağladık

İşletmelerimiz açısından değerlendirdiğimizde; Diyarbakır’da vergi ertelemeleri bitti. Depremin ardından bazı işletmelerimiz kredi desteğinden yararlandı. Oda olarak Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’nın sağladığı finansmanla depremden zarar gören 228 işletme ve esnafa hibe desteği sağladık.

Ancak gerek deprem gerekse mevcut ekonomik sorunlar nedeniyle zor durumda kalan işletmelerimize şu anda herhangi bir destek sağlanamıyor. Sadece teşvik paketindeki vergi indirimleri devam ediyor. Özellikle son bir yıldır işletmeler hem iç hem de dış pazarda daralan satışlarını artan üretim ve işçilik maliyetlerine karşı savunmaya çalışıyor.

İstihdamı korumak, girdi maliyetlerini karşılamak ve özellikle dış pazarlara açılmak için takviyelere ihtiyaç var. Kentte ağır ve orta hasarlı ev sayısı 25 binin üzerinde olup, özellikle dar gelirli ailelere yönelik yapı stoğu bulunmuyor. Elbette en önemli beklenti hasarlı binaların yıkılarak sürdürülebilir biçimde barınma alanlarının oluşturulmasıdır.

Yatırımların sürdürülebilirliği için özel politikalara ihtiyaç var

Deprem sırasında kent merkezinden kırsala doğru ciddi bir göç yaşandı. Pandemi döneminde de kırsal alanların değerini gördük. Kırsal alanda örnek yaşam ve üretim alanlarının geliştirilmesi de oldukça önemlidir. Yine Şakir illeri hem tarımsal üretim hem de sanayi üretimi açısından önemli merkezlerdir. Bu illerde yatırımların sürdürülebilmesi için özel politikalara ihtiyaç duyulmaktadır.

Ancak dediğimiz gibi değişen yaşam koşulları ve temel kentsel hizmetlere erişimde yaşanan sorunlar nedeniyle deprem sonrası illerde yaşanan göçler kalıcı olabileceği gibi devam da edebilir. Orta vadede ise depremin meydana geldiği illerde nitelikli iş gücü kaybı ülke geneline göre daha fazla yaşanabilir. Kısacası depremin bölgemizde orta vadede daha fazla yıkıma yol açacağını düşünüyor, yerel kurumlarla iş birliği yapılarak daha önemli ve sonuç verici önlemlerin alınması gerektiğini belirtiyoruz.

haber-canakci.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
istanbul escort
istanbul escort
istanbul escort